Gerilla Radyosu: Köleliğe Karşı İsyan Çağrısı, Siyah Ritim

WARNING: unbalanced footnote start tag short code found.

If this warning is irrelevant, please disable the syntax validation feature in the dashboard under General settings > Footnote start and end short codes > Check for balanced shortcodes.

Unbalanced start tag short code found before:

“şarkı sözleri yoksul siyah gettolar, ezilmişlik, ötelenmişlik, ırkçılık, savaş ve özgürlük mücadelesi üzerine olan soul, blues, reggae seçkisi ile selamlıyoruz. Hapishanelere ateş! Köleliğe isyan! Gil Scott-Heron: Angola, Louisiana (1980) ‘Her zaman ilahları reddetmek’ ilk…”

Bu seçkimizi 9 Eylül’de, Attica İsyanının yıl dönümünde başlayan ABD hapishane grevine adamak istedik. Köleliğin devamı olarak çoğunluğu siyah, yerli ve Latin kökenli olan mahkumların çok uluslu şirketler ve özel hapishane işletmeleri yararına sömürülmesine karşı tutsak hareketinin ördüğü tabandan gelen bu grevi,**https://isyandan.org/haberler/kolelige-karsi-isyan-cagrisi-abd-tarihindeki-en-buyuk-hapishane-genel-grevi-yolda//**şarkı sözleri yoksul siyah gettolar, ezilmişlik, ötelenmişlik, ırkçılık, savaş ve özgürlük mücadelesi üzerine olan soul, blues, reggae seçkisi ile selamlıyoruz.

Hapishanelere ateş!

Köleliğe isyan!

Gil Scott-Heron: Angola, Louisiana (1980)

‘Her zaman ilahları reddetmek’ ilkesi üzerine kurulu duruşu Gil Scott-Heron ve Aretha Franklin için çiğneyeli çok oldu. Ama bu ilahlar acı çekerken bunu öyle bir süzgeçten geçirdiler ki bize kalan hiçbir zaman kati bir hükümranlık veya ezici bir miras olmadı. Nesiller alıp kendine göre bir paye biçebildi ve her nesil, her zor dönem sığınacak bir koy buldu müziklerinde. İşte bu nedenle seçkiye Gil Scott-Heron’un henüz 17 yaşında işkence altında polise verdiği yalan itiraf sonucu hapse atılan siyah tutsak Gary Tyler’a ithaf ettiği ‘Angola, Louisiana’ şarkısı ile başlayalım istedik. Gary Tyler beyaz bir çocuğu vurmaktan önce ölüm cezasına çarptırılmış sonra ise cezası hapse çevrilmişti. Haksız ve ırkçı yargılama süreci uzun dönem boyunca insan hakları örgütlerinin mücadele konusu oldu ve tam 41 yıl sonra Birleşik Devletler Temyiz Mahkemesi yargılamanın adaletsiz olduğuna hükmetti.


Aretha Franklin: Young Gifted And Black

Bir ilahtan diğerine, Aretha Franklin’in Nina Simone’un “Young Gifted and Black” şarkısı yorumu. Siyah öğrencilerin okuldan atılma oranının beyazlara kıyasla iki kat olduğu, yetişkin siyah erkeklerin hayatında en az bir kere hapse girdiği, göz altına alındığı veya hüküm giydiği ABD’nin ırkçılıkla boğuşan eyaletlerinde**https://isyandan.org/haberler/milwaukee-abdde-siyahlarin-hayatinin-en-ucuz-oldugu-yer//**mücadele veren genç siyahlar için bir fener.

 


Curtis Mayfield: Ghetto Child

Afro-Amerikan müziği politik sözlerle bilemek Chicago gettolarında siyah bir çocuk olarak büyüyen Curtis Mayfield için hiç de zor değildi.

1964 Sivil Haklar Yasası’nın geçişinin ardında müzik grubu ‘the Impressions’’ın çıkardığı şarkılar o yaz devrimine esin kaynağı oldu. Özellikle “Keep On Pushing”, “People Get Ready” ve “We’re A Winner” şarkıları siyah gençliğe yaptıkları eylemlerde ve yürüyüşlerde eşlik etti, slogana dönüştü.


The Impressions: Keep On Pushing

Curtis Mayfield’in eski grubundan 60’lardaki militan siyah gençlik hareketine çoşku veren “Keep On Pushing – Mücadeleye devam”.


Marvin Gaye: Inner City Blues (Make Me Wanna Holler)

Los Angeles’ın Watts bölgesinde 1965 yılında polisin ırkçı şiddetine karşı isyan patlak verdiğinde Gaye ‘etrafımda bunlar olurken nasıl olur da ben sadece aşk şarkısı söylerim’ diyerek politik içerikli müziğe yöneldi. Bünyesinde albüm çıkardığı Motown’daki çok az sanatçı o zaman bunu yapmaya cesaret edebiliyordu.

Gaye her ne kadar Kara Panterler’den etkilenmiş olsa da şarkılarında kullandığı politik dil görece daha ‘yumuşaktı’. ‘What’s Going On ‘ isimli albümü polis şiddeti, uyuşturucu savaşı, savaş karşıtlığı, siyah hareketi, çevre sorunları gibi bir çok politik meseleye odaklanıyordu. Maye bu albümü yaparken özellikle 1967 Detroit isyanından ve 4 Mayıs Kent State katliamından etkilenmişti. 1967’de polis baskını ile alevlenen Detroit isyanında 43 kişi hayatını kaybetmiş, 1.189 kişi yaralanmış, 7.200 kişi ise tutuklanmıştı. 4 Mayıs 1970’te ise Kent Eyalet Üniversitesi öğrencilerinin düzenlediği savaş karşıtı protestoya askerlerin ateş açması sonucu 4 öğrenci öldürülmüş, 9’u yaralanmıştı. Tarihe 4 Mayıs katliamı olarak geçen olay ülke çapında 4 milyon öğrencinin katılımıyla büyük bir greve yol açmış ve yüzlerce üniversite, kolej ve lisede dersler boykot edilmişti.


Marlena Shaw: Woman of the ghetto

Marlena’nın “Women Of The Ghetto” ve pek tabi ki ‘Spice Of Life’ performansları 1969’da Amerika’da gettolarda yaşam savaşı veren siyah bir kadın olmanın ne anlama geldiğini ortaya koyuyor. Etkileyici vokal ile arkada siyah hareketin direnişinden esintiler taşıyan müzikal altyapı ve sözler: ‘Gettoda ekmeğini nasıl kazanırsın? Güçlü ve hakiki olarak, çünkü gözlerim mavi değil…’


Syl Johnson: Is It Because I’m Black

Dönemindeki birçok siyah müzisyen gibi Syl Johnson da ABD’de siyahların karşılaştığı ırkçılık ve baskılarla ilgili şarkılar yazdı. Bunlardan belki de en öne çıkanı 1969’da çıkardığı ‘Is It Because I’m Black’ isimli şarkı idi.


Peter Tosh: Equal Rights

Jamaikalı Reggea müzisyeni Peter Tosh’tan: ‘Herkes kırıntılar için ağlıyor ama kimse eşit haklar için haykırmıyor. Ben kırıntıları değil adalet ve eşit haklar talep ediyorum.’


Dennis Brown: Black Liberation Day!

Peter Tosh’tan sonra başka bir efsanevi Jamaikalı reggea müzisyeni Dennis Brown’dan köleliğe karşı isyan çağrısına eşlik etmek için: ‘Siyah Kurtuluş Günü’.


Linton Kwesi Johnson: Wat About Di Working Class

Dub-reggae diyebileceğimiz aslen reggae altyapısı üzerine politik şiir performanları sergileyen, Britanya menşeili, Jamaika kökenli siyah şair Linton Kwesi Johnson. Johnson’un şiirleri Britanya’da siyah olmanın zorluklarını anlatmanın yanı sıra Margaret Thatcher döneminde işçi sınıfı üzerindeki kapitalist sistemin baskısı, ekonomik kriz ve polis şiddeti üzerine yoğunlaştı. Linton Kwesi Johnson 2008’de verdiği röportajda şiirin kendisi için politik bir eylem ve kültürel bir silah olduğunu ifade etmişti.


Mutabaruka: Set De Prisoners Free

Allan Hope, nam-ı diğer Mutabaruka Jamaikalı bir dub-reggae şairidir. Şarkıları cinsiyetçilik, ayrımcılık, yoksulluk ve ırkçılık temalarına dokunur.


Jimmy Cliff: Vietnam

ABD hapishanelerinde sömürülen mahkumların emeği ile ABD ordusuna ait malzemeler üretiliyor. ABD emperyalizmine, işgallerine, militarizme ve savaş endüstrisine karşı sınıf mücadelesi hapishane grevi ile yeniden mevzi kazandı. Yine başka bir Jamaikalı reggae müzisyeni Jimmy Cliff’ten Vietnam savaşına karşı duruş.


Bob Marley: Headcorner stone

Seçkiyi efsanevi Jamaikalı reggae müzisyeni Bob Marley ile sonlandırırken beklenildiği gibi ‘Get Up, Stand Up’ şarkısını seçmedik. Belki de ‘Ayağa Kalk, Karşı Dur’ başlığı bu seçkiye daha bir yakışırdı ama tercihimizi ötelenen, inkar edilen, görmezden gelinen ama aslında inşa edilen devrimin sonunda köşe taşı olan devrimcilere, mücadelenin güzel çocuklarına, ordulara karşı elinde taşı ve sıkılmış yumruğu ile dövüşen direnişçilere ithaf etmek istedik: ‘Duvarcının görmezden geldiği o taş, her zaman için köşe taşı olacak.’

https://youtu.be/a-PGEc8_Q5c


Derleme: isyandan.org
Etiketler: ,

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.