Emperyalist- Kapitalistler kronikleşen yapısal krizin yarattığı sonuçlarla başa çıkmak için sermayenin değersizleşmesine neden olan savaş ve çatışma politikalarını süreklileştirirken, kâr oranlarını yükseltmek için robot teknolojisi ve yapay zeka araştırmalarına yatırımları artırmaktadırlar. Emperyalist-Kapitalist Sistemin rasyonel aklı olan IMF, yayımladığı raporlar ile sistemin geleceğinin olmadığını verilerle ortaya koyarken, kullandıkları kavram ve söylemlerle mevcut durumun görünür olmaması için yoğun bir biçimde çalışmaktadırlar.
Krizin kronikleşmesi küresel düzeyde yönetememe olgusunun çok daha görünür olmasını sağlamaktadır. Sermaye birikiminin ortaya çıkardığı çelişkiler küresel düzeyde emek güçleri arasında farklı biçimler almaktadır. En genel anlamda mülksüzleşen ve emek gücünden başka satacak bir şeyi olmayan çalışan ve işsiz milyarlarca insan bulundukları yerellerde yeni örgütlenme ve direniş biçimlerini hayata geçirmeye devam ediyorlar.
İşçi Hareketi, Göçmen İşçi Hareketi, Ev İşçileri Hareketinin Direnişi
Güney Afrika’da Güney Afrika Metal İşçileri Ulusal Sendikası (NUMSA) Birleşik Cephe ile Yabancı Düşmanlığına Karşı Koalisyon’un örgütlediği, yabancı düşmanlığına karşı yürüyüşlerin aktif katılımcısı olarak, “Kıtadan erkek ve kız kardeşlerimize yönelik her türlü şiddet ve baskıyı lanetliyoruz. Kardeşlerimize zorbalık, nefret ve şiddet dayatanlar bu davranışlarından ötürü ifşa edilmeli ve tutuklanmalılar” dedi. NUMSA dar ulusal kalıpların dışına çıkarak tüm çalışanların sınıf kardeşleri olduğuna dair önemli bir yerde durmaktadır.
Göçmenlerin Eşitliği ve İnsan Hakları İttifakı Kore İşçi Sendikaları Konfederasyonu (KCTU)’nun desteği ile göçmen işçilerle dayanışma mitingi düzenledi. KCTU uzun bir mücadele sürecinden sonra bünyesinde göçmen işçiler sendikası kurdu.
Kore Sendikalar Federasyonu (KCTU) asgari ücretin artırılması, güvencesiz ve esnek çalışmanın sona erdirilmesi, hükümetin gerici emek reformu yasasının ve diğer anti-demokratik yasaların geri çekilmesi, aile mülkiyetli ekonomi politikalarının bırakılması, kamu hizmetlerinin artırılarak hükümet kurumlarının demokratikleştirilmesi ve sendikalaşma hakkını da içeren ilerici emek yasasının kabul edilmesi talepleri ile ülke çapında geniş katılımlı genel greve gitti. KCTU bu genel grevin, tarihleri boyunca inşaatlarda, okullarda, üniversitelerde ve hastanelerde güvencesiz ve esnek çalışanların öncülük ettiği ilk genel grev olduğunun altını çizdi.
Merkez sol Devlet Başkanı Evo Morales’in yönettiği Bolivya’da, Bolivya İşçi Merkezi (COB) elektrik fiyatlarına yapılan zammın geri çekilmesi için ülkenin belli başlı şehirlerinde 24 saatlik genel greve gitti. Genel greve sağlık çalışanları, öğretmenler, emekliler ve mahalle örgütleri de destek verdi. Hükümetin politiklarıyla birebir uyuşmayan ve sınıf çıkarlarını savunmaya devam eden COB’u hükümetin parçalayarak etkisiz hale getirmeye çalıştığını söyleyen işçi örgütleri “Hükümet Diktatörlüğünü” reddetmek için de greve çıktıklarını söylüyorlar.
Sınıf direnişinin bir başka örneği Endenozya’dan. Freeport-McMoRan şirketinin Endonezya Birimi tarafından işletilen Grasberg Bakır madeninde çalışan yaklaşık 5.000 işçinin ücretlerinde % 10 kesinti yapılması ile başlayan grevi dördüncü ayına girdi. Lokavt uygulaması ile işten çıkarmalara rağmen grev kararlılıkla sürdürülmektedir. Uzun süreli bir grev ve direniş olarak biçimlendi.
Hindistan, Hükümetin kamu bankalarını birleştirme önerisini kabul etmeyen, bankacılık iş kolunda faaliyet sürdüren 8 sendikanın oluşturduğu şemsiye örgütü, Banka Çalışanları Sendikaları Birleşik Forumu (UFBU) tarafından, kamu bankalarında yapılan grev, aynı işkolunda farklı sendikaların ortak hareket etmesi noktasında önemli bir adım oldu.
Sınıfın güvencesiz kesimlerinden olan ev işçilerinin örgütlenmesinde 2013’te küresel bir düzey orta çıktı ve Uluslararası Ev İşçileri Federasyonu kuruldu. Bu Federasyon kadınlar içindi, ve Federasyon’u kadınlar yönetiyordu. 225.000 üye ve 30 kurumla başlayan çalışma 500.000 üyeye, 62 kuruma ulaştı. Başta insanlar bize kadın olduğumuzu ve önderlik yapamayacağımızı söyleseler de onları haksız çıkardık. Önümüzdeki 5 yıl boyunca hedefimiz 200.000 göçmen işçiye ve şimdikinin iki misli ev işçisine ulaşmak. COSATU’da şöyle bir sözümüz var: Birimizin çektiği acı hepimizin acısıdır. Ulusal düzeyde mücadele verdik ve şimdi de dünyadaki tüm ev işçilerinin insani koşullarda çalışabilmesini sağlamak için mücadeleye devam ediyoruz.
Breziya MTST (Evsiz İşçiler Hareketi) Sao Bernardo do Campo’da 500 kişi ile bir parkı işgal etti, işgal eylemine katılanların sayısı 6.000’i geçti. MTST ilk işgali başlatırken işgal alanına “Sao Bernardo’nun Korkusuz İnsanları” pankartını astı. Konut sorunu sınıf mücadelesinin bir bileşeni olarak ele alan hareketin önemli bir deneyimi var.
Ulusal Kurtuluş Hareketleri ve Yerli Hareketlerinin Direnişleri
Dünyada giderek kronikleşen ve yönetememe krizi haline dönüşen kriz sürecinde ulusal devletler her yerde bir buhran içine sürüklenmektedir. Kaynakların daha adil kullanımı, daha fazla özyönetim, hiçbir temsiliyeti bulunmayan ulusal topluluklar ve yerli hareketleri mücadeleleri ile giderek daha görünür olmaya başlıyorlar.
1500’ü aşkın filistinli politik tutsağın katıldığı Özgürlük ve Onur şiarlı açlık grevi direnişi BDS örgütleri kanalıyla dünya çapında bir mücadele ve dayanışma örgütlülüğü ortaya çıkardı. New York’ta 1958 yılından beri geleneksel olarak düzenlenen Porto Riko gününde yapılan ve onbinlerin katıldığı yürüyüşte bulunan Oscar Lopez Rivera “Ulusal Özgürlük Kahramanımız, Bizim Mandelamız” diyerek selamlandı ve “Bu senin tarihindir” sloganları atıldı. Kamuya açık bir etkinlikte halkın direnişi terörist demogojisini boşa çıkardı. Uzun yıllar barışçı mücadele yöntemleri ile haklarını arayan ve kendi topraklarında kendi geleceklerini belirleme hakkı talep eden Mapuçe direnişinin kitle gösterileri, politik tutsakların açlık grevi, yol kesme ve silahlı mücadele taktiklerini birlikte kullanmaya başlaması sonuç verdi. Devlet Başkanı Michelle Bachelet Mapuçe Halkından bugüne kadar insanlığa karşı işlenmiş suçlardan dolayı özür dileyerek Mapuçelerle, iktidarın ve kaynakların paylaşımı konusunda yeni bir planlama içinde olduklarını söyledi. Ülke olarak bu konuda başarısız olduklarını kabul etti. Nijer Deltası’nda bulunan onlarca militan gruptan biri, hükümetin Nijer Delta bölgesine yönelik askeri operasyonları durdurmaması, bölge halkına uygulanan baskı ve sindirme politikalarına son vermemesi ve bölge kaynaklarını bölge halkı lehine kullanmaması durumunda bağımsızlık ilan etme tartışması başlattılar.
Binlerce Brezilya Yerlisi, toprakları ve yaşam hakları için mücadeleyi ortak bir çatı altında sürdürüyorlar. Merkezi hükümet kaynak yetersizliği gerekçesi ile yerli halkların yaşadığı koruma alanlarına desteği kesip imara ve keresteciliğe açmak istiyor.
Britanya Kolumbiyası’ndaki Secwepemc halkı, Secwepemc Kadın Savaşçılar Topluluğu öncülüğünde 7,4 milyar dolarlık Kinder Morgan boru hattı güzergahı üzerinde, çevreyi tahrip eden mega projelere karşı hayatın savunulması ve örgütlenmesinin sembolü olarak, ABD’deki Standing Rock direniş kampında üretilen evlerin mantığı ile 10 tane küçük ev inşa ediyor. Yine aynı bölgede yerli halklar ve çevreci örgütler tarafından bir balık çiftliği işgal edilerek ortak bir direniş biçimi yaratılıyordu. Keza 2006 yılında direniş sonucu elde ettikleri toprakların kendilerine verilmeyerek yeniden gasp etmeye yönelen şirkete karşı Altı Ulus Mohawk yerlileri yol keserek direnişe başladılar.
Yerli örgütlerin kıta çapında örgütlenmesi ve mücadelesi sonucu 2002’de Kolomb Günü Yerli Halklar Günü olarak değiştirildi. Bugüne kadar ABD’de 50’ye yakın şehir ve eyalet bunu kabul etti. Bu kentlerde bulunan Kolomb heykelleri ve Konfederasyon sembolleri kırılıyor, boyanıyor, ortadan kaldırılıyor. Güney Amerika ülkelerinden Venezuela, Bolivya ve Ekvador’da Yerli Halklar Günü olarak kutlanmaktadır. Diğer Güney Amerika ülkelerinde ise kutlamalar Yerli Halklar Direniş Günü olarak farklı protesto eylemleriyle sürdürülüyor.
Ulus Devletler içinde bölgesel özerkliğe sahip olan Katolonya Özerk Bölgesi ve Kürdistan Bölgesel Yönetimi bağımsızlık refarandumu yaparak merkezden ayrılma eğilimlerini ortaya koydular. Suriye’de iç savaş ortamında yaşadıkları bölgeleri koruyan Rojava Kürtleri daha sonra daha geniş bir perspektifle Kuzey Suriye Federasyonu’nu oluşturdu ve federasyon yönetimi için tabanda komün seçimleri yapıldı. İlk iki refarandum biri Avrupa Birliği üyesi bir ülkede olması, diğeride toprakları 4 bölge devleti tarafında işgal edilmiş önasyada olması ile dünya gündemine oturdu. Ardından İtalya’da Lombardia ve Venezia daha fazla özerklik talebi ile refanduma gitti.
Anti-faşist Anti-emperyalist Direniş ve Özsavunma
Avrupa ve ABD’de yükselen yeni faşist dalgaya karşı antifa hareketi giderek yaygınlaşmaktadır. Antifa hareketi faşist hareketin ifade özgürlüğüne sahip olmadığını, sürekli bir şiddet dalgası ile devrimci toplumsal örgütlenmeleri teslim almaya çalıştığını söyleyerek bulundukları her yerde hayatı örgütlerken aynı zamanda hayatı savunmaktadırlar. Direnişe silahlı biçimler dahil ederek hem öz savunma eğitimleri düzenlemektedirler hemde faşist gösteri, yürüyüşlere ve toplantılara karşı militan yaptırmama eylemleri ortaya koymaktadırlar. Yunanistan’da faşist örgütlenmelerin olduğu binalar ateşe verilmekte, havaya uçurulmaktadır.
Paraguay Halk Ordusu (EPP) devrim vergileri ile yoksul köylülüğün ve kent emekçilerinin hayatlarını örgütlemekte diğer yandan silahlı direnişi yoğunlaştırmaktadır. Filipinler’de, 500’e yakın tutsak yoldaşları serbest bırakılmayınca ateşkes imzalamaya yanaşmayan Filipinler Komünist Partisi-Yeni Halk Ordusu (FKP-YHO) Amerikan destekli Duterte rejimine karşı mücadeleyi sürdürüp tüm halkın sıkıyönetim uygulamalarına karşı direnişini örgütlüyor. Diğer yandan tüm yönetim kademelerini gençleştirmeye başlıyor. Merkez komitesi yaş ortalamasını 40’a düşürüyor. Kolombiya’da Ulusal Kurtuluş Ordusu (ELN) ısrarla sürdürdüğü ancak çift taraflı ateşkes olursa barış görüşmelerini devam ettireceği önerisini kabul ettirdi. Hindistan’da Hindistan Komünist Partisi (Maoist), HKP (Maoist) yayımladığı bir değerlendirme ile mücadeleyi daha fazla eyalete yaymayı önüne hedef olarak koyarken yaş ortalaması 60’ın üzerinde olan merkez komiteyi gençleştirme kararı aldı. Yaşlı yoldaşları daha verimli olacakları alanlara kaydıracak. Yunanistan’da anarşist şehir gerilla faaliyeti eski bir bakana bombalı mektup gönderimi ile devam etmektedir.
Anti-Emperyalist Direniş ve Özyönetim
Venezuela’da meclis seçimlerini sağın kazanmasından sonra, Chavezci hareket Kurucu Meclis seçimleri ile yeni bir adım attı. Venezuela sağının yürüttüğü, 100’den fazla insanın öldüğü ekonomik, sosyal ve politik blokaj eylemlerine karşı anti-emperyalist tutum alması, tabanda örgütlenmiş komünlerin oluşturduğu ulusal koordinasyonun bu sürece destek vermesi ile yapılan eyalet seçimlerinde 25 valilikten 18’ini kazanarak yeni bir mevzi elde etti. Latin Amerika’da bir süredir devam eden merkez solun geri çekilmesi süreci komünler ve Kolektiflerin Koordinasyonu’nun aktif desteği ile durduruldu. Kolektifler hükümetten bağımsız olarak taban örgütlenmeleri olarak ortaya çıktı ve ulusal düzeyde koordinasyon oluşturdular. Bu örgütlenmelerde Venezuela Sosyalist Birlik Partisi içinde yer almayan devrimci grup, örgüt ve partilerde bulunmaktadır.
Hindistan’ın Kerala Eyaletinde 50 küsur yıldır hükümet olan Hindistan Komünist Partisi (Marksist)’in öncülük ettiği Sol Demokratik Cephe hükümeti Hindistan merkezi kükümetinin halk karşıtı politikalarına ve nefret pratiklerine karşı 2 hafta sürecek olan bir yürüyüş başlattı. Ekim ayı başında BJP Başkanı Amit Shah’ın Eyalet hükümetine yönelik yapmış olduğu Hinduizm için kutsal olan yerleri gezme yürüyüşü sonrasında Eyalet Hükümeti yöneltilen eleştirilere bütün eyaleti kapsayan bir yürüyüş sonucunda halkı bilgilendirme eylemi ile cevap verdi. HKP (Marksist)’in öncülük ettiği Sol Demokratik Cephe Hükümeti % 93,9 okuma-yazma bilme oranı, 77 yıl ortalama ömür ve 2015 yılında 0,712 ile en iyi İnsani Gelişme İndeksi puanını yakaladı. Merkezi ulusal devletin çözülme sürecine sınıf eksenli bir biçim daha eklendi.
Kent Grevleri ve Kent Komiteleri
Tunus’ta halk ayaklanmasının üzerinden 6 yıl geçmesine rağmen Diktatör Bin Ali döneminden kalan yoksulluk, yolsuzluk ve işsizlik sorununun hala çözülmemesi üzerine Başkent Tunus’un 500 km güneyinde çöle yakın Tataouuine kentinde direniş ve genel grev yapılmıştır. Tunus Genel Emek Birliği ve bölge halkı, “Çalışma haktır, lütuf değil”, “Haklarımızın ihlal edilmesine izin vermeyeceğiz” sloganları ile direnişi yükseltmişti.
Fas’ta 2016 ekim ayında 31 yaşındaki Muhsin Fikri isimli balıkçının, polisin çöp kamyonuna attığı balıklarını kurtarmak isterken pres makinasına sıkışarak ölmesinin ardından ülkenin kuzeyindeki Rif bölgesinde berberilerin yoğun yaşadığı El Huseyma kentindeki Al-Hirak al-Shaabi (Halk Hareketi)’nin örgütlediği eylemler şehir direnişi ve grevi olarak tırmanıyor. Direnişin El Huseyma dışındaki kentlere de yayılması üzerine polis El Hirak Hareketi’nin liderini gözaltına aldı. Halk bunun üzerine direnişi daha da yükseltti ve başka biçimler altında mücadeleyi sürdürüyor.
Kolombiya’nın pasifik kıyısında bulunan afro-kolombiyalılarının yoğun olarak yaşadığı yaklaşık 400 bin nüfuslu Buenaventura kentinde 117 politik sosyal ve sendikal örgütün bir araya gelerek oluşturduğu Şehir Komitesi, “Topraklarımızda onurlu yaşamak için Halk asla vazgeçmeyecek!”, “Halk teslim olmayacak!” sloganları ile Halk Merkezli İnsan Hakları şemsiyesi altında daha iyi sağlık hizmeti, daha iyi eğitim, konut, temiz su, iş, paramiliter ve devlet saldırılarının kurbanları için adalet ve yaralarının sarılması, çevrenin ve eko-sistemlerin korunması için yaklaşık iki hafta süren “Şehir Grevi” yapmıştır.
Köylü Hareketi ve Gıda Egemenliği Hareketleri
Uluslararası Köylü Birliği Via Campesina 7. Konferansı’nı “Halklarımızı Besliyoruz, Hareketimizi Dünyayı Değiştirmek İçin İnşa Ediyoruz” şiarı ile gerçekleştirdi. Via Campesina üyesi yerel örgütler bulundukları bölgelerde bölgesel gıda egemenliği ağları kurmaya başladılar. “Altın pirinci durdurun Çiftçi haklarını savunun şiarı ile Asyalı Çiftçiler Ağı kuruldu. Kuzey Afrika Gıda Egemenliği Ağı yayınladığı bir sözleşme ile mücadelenin ilkelerini ortaya koydu. Brezilya’da MST bir yandan Temer hükümetine karşı yürütülen direnişe katılmakta diğer yandan toprak işgalleri ile mücadeleyi sürdürmekte. Kurduğu kooperatif sistemleri ile üreticilerin finansal sorunları ve ekipman ihtiyaçlarını karşılarken tüketim kooperatifleri ile kentli emekçilere doğal adil ve sağlıklı gıda ulaştırmaktadır.
Kadın Özgürlük Hareketleri
Kadına yönelik şiddetin, kadın kırımına dönüşmesi, yükselen milliyetçi, dinci yönetimlerin ve hareketlerin kadın bedeni üzerinden yasakçı politikaları, kürtaj hakkını ilk fırsatta kaldırmak için politikalar geliştirilmesi yerel ülkelerde başlayan grevlerin küresel kadın grevi ile kadının ekonomik, sosyal ve politik konumunu örgütlü bir mücadele gücüne dönüştürdü.
Kadın emeğinin yada emekçilerin önemli bir bölümünün kadın olmasını küresel çapta görünür olmasını sağlayarak kadınların toplumsal dönüşüm sürecinde çok aktif bir rol oynayacaklarını ortaya koydu.
Pingback: İsyandan – 2017: Direniş, Mücadele ve Örgütlenme