20. Yüzyılın en önemli kadın özgürlük savaşçılarından ve sembollerinden biri olan Cezayirli Cemile Buhayrad (Djamila Bouhired) hakkında ne yazık ki çok fazla şey bilinmiyor. Kimbilir belki de bilerek ismi bazı çevrelerce unutturulmaya çalışılıyor. O, Cezayir’in Fransız sömürgesi olmaktan kurtulması yolunda verilen mücadelenin en önemli kadın kahramanıdır.
Cemile’nin hikâyesi, 1930’da, Cezayirli bir yöneticinin Fransız temsilcisine hakaret etmesi sonucu Fransa’nın ülkeyi işgal etmesi ile başlar. Cezayirliler cesurca savaşırlar, ancak silâhsız ve sayıca çok azlardır. Takip eden beş yıl içinde ülkenin verimli topraklarına el konulur ve Fransız yerleşimcilere tahsis edilir.
Cemile Buhayrad 1935 yılında Cezayir’de doğdu ve orta-sınıf bir ailenin çocuğu olarak yetişti. Çocukluk ve gençlik yıllarında Cezayir, Fransa işgali altında bulunmaktaydı.
Buhayrad henüz 10 yaşındayken 1945 yılında, Fransa II. Dünya Savaşı’nın sona ermesini fırsat bilerek Setif’de Cezayirlilere karşı büyük bir katliama girişti. Tarihe ‘Setif Katliamı’ olarak geçen bu kara gün, Cezayir halkının bağımsızlık arzusunu daha da alevlendirdi. Özellikle bu katliamdan sonra çoğunluğu öğrenci kökenli olan Cezayirli gençler Ulusal Kurtuluş Hareketine (FLN) katılmaya başladılar.
Cemile, nadir rastlanan zekâya sahip, atılgan mizaçlı, her türlü haksızlığa isyan eden bir genç kızdır. ‘Ömür boyu hapistense idam daha özgürleştirici bir seçenektir. ‘ diyen Cemile ilkokulda her sabah okutulan ‘Annemiz Fransa’marşını ‘Annemiz Cezayir‘ diye okuduğu için okuldan uzaklaştrma aldı. Yaşamındaki ilk önemli kıvılcım buydu. Daha sonra 1954 yılında FLN’e katıldı ve fedailer grubuna girdi.
Devrim süresince Millî Kurtuluş Cephesi komutanı Sadi Yacef’in irtibat ajanı olarak çalıştı. Ayrıca bir ara Cezayir’in başkenti Cezayir’de silahlı eylemlerden de sorumlu olduğuna dair doğrulanmamış bir çok rapor da bulunmaktadır.
1954-65 yılları arasında Cezayir devrimi Asya ve Afrika’yı sarsan, 2. Dünya Savaşı sonrası sömürgecilik karşıtı mücadelelerin en güçlülerindendir.
Sömürge rejiminin bütün cephelerine yönelik silahlı eylemleri de kapsayan millî kurtuluş mücadelesi köylüler arasında yaygın destek bulur. Şehirlerde FLN kısa zamanda sağlam bir sempatizan kitle kazanır.
Fransa bu mücadeleye karşı modern ordusunun bütün silahlarını, NATO’dan da takviyelerle, seferber eder. Yedi buçuk yıl süren savaşta 400. 000’den fazla asker -hava kuvvetlerinin üçte ikisi ve donanmanın yarısı dâhil- savaşta yer alır.
Uçakların, tankların ve deniz ablukasının yanı sıra Tunus ve Fas sınırlarına elektrikli bariyerler yerleştirilir, asileri tecrit için denizde sualtı tarama ağları kullanılır ve halkın yararlanmasını önlemek için ürünü ve tarım araçlarını yok etme politikasıyla 8000’den fazla köy imha edilir.
İki buçuk milyon insan savaş sonucunda yerlerinden edilmiş ve bu durum bir milyondan fazla kişinin ölümüne neden olmuştur.
300. 000’den fazla yetim ve öksüz çocuk şehirleri doldurmuş, 300. 000 Cezayirli kurtuluş mücadelesinin takviye güçleri haline geldikleri Fas ve Tunus’a çekilmiştir.
Cemile Buhayrad Fransa’ya karşı verilen bu direniş mücadelesinin hep en ön saflarında yer alır. Bir baskında yakalanır ve başkentteki Fransız lokantalarına birçok kişinin ölümüne yol açan bombalar yerleştirmekle suçlanır. Ağır işkencelerden sonra yargılanır, suçlu bulunur ve 1957’de ölüm cezasına çarptırılır.
Cemile’nin tutukluluğu esnasında Cezayir’deki yargıç ve savcılardan gizli bir öneri gelir. Cemile onların seçeceği bir yetkili uzman tarafından kontrol edilecek ve sonra aklının başında olmadığına ilişkin verilecek bir raporla resmen deli muamelesi görecek ve hemen salıverilecekti. Cemile her onurlu özgürlük savaşçısı gibi bu iğrenç öneriyi reddeder.
Ancak Cemile’nin, Fransız avukatı, bu gülünç mahkemede alınacak yenilgiyi kabul etmeye razı değildir. Cemile’nin davasındaki ve başka davalardaki rolüyle uluslararası bir ün kazanacak olan Avukat Jacque Verges dünyanın en ücra köşelerine kadar ulaşan bir kampanya başlatır.
Simon De Bouvoir ve Françoise Sagan gibi ünlü Fransız yazarlar da bu kampanyaya destek çıkarlar. Modern feminizmin anası olarak bilinen Fransız filozof ve yazar Simon De Beauvoir ‘Kadınlığımın Hikayesi’ adlı otobiyografik eserinde Cemile’nin hikayesine genişce yer vermektedir. Hatta Simon De Bouvoir’ın Cemile’nin tutukluluk koşullarıyla ve gördüğü işkencelerle ilgili yazdığı bir yazının Le Monde gazetesinde yayınlanmasının ertesinde, gazete Cezayir’de toplatılır ve 400 bin Frank maddi kaybı olur.
Fakat bir yandan da olumlu tepki mektupları da alır. Bu mektuplarda Cemile’nin bekaretinin işkence uygulayan subaylar tarafından şiş sokularak bozulmuş olması sert bir dille yeriliyor ve onun durumunu kitlelere duyurduğu için Bouvoir’a teşekkür ediliyordu.
Dünya kamuoyunun ezici baskısı altında infaz ertelenir ve 1958’de Cemile Rheims’de bir hapishaneye gönderilir.
Birçok yenilgiden ve her iki taraftan birçok ölümden sonra Evian Anlaşmaları 1962 Mayıs’ında imzalanır ve Cezayir’in bağımsızlığı ilân edilir. Ancak Fransa birkaç ay önceden, henüz anlaşma masasındayken, sayısı binlerle ölçülen Cezayirli tutukluları tedricen serbest bırakmaya başlamıştır.
Cemile serbest bırakılmasından kısa bir süre sonra, Müslüman olup Mansur ismini alan ve 2013 yılında yaşamını yitiren avukatı Jacque Verges ile evlenir ve iki de çocukları olur.
Bağımsızlık sonrası Cezayir Kadın Birliği’nin başkanı olsa da, o günlerde cumhurbaşkanı olan Bin Bella’nın süreci zorlaştırıcı her kararına karşı mücadele etmek zorunda kalır. Bir kaç yıl sonra ise politik arenayı terk etme kararı alır. Ev hanımı olarak Paris’te hayatını sürdürür. Arada sırada kamuoyu önüne çıktığında dünya onu millî kurtuluşun sembolü olarak anar.
Fakat bazı kaynaklar Cemile Buhayrad’ın şu an Cezayir’in başkenti Cezayir’de yaşadığını söylemektedir. En son 8 Mart 2014 Dünya kadınlar günü vesilesiyle Gazze’ye gitmek isteyen fakat Mısır’da durdurulup geçişleri engellenen farklı ülkelerden 80 kişilik heyetin içinde yer aldığı da, basında en son çıkan haberler arasındadır.
Özgürlük mücadelesinin Afrikadaki simgesi olan Cemile Buhayrad’ın hayatı 1958 yılında Mısırlı yönetmen Youssef Chahine (Yusuf Şahin) tarafından ‘Cezayirli Cemile’ adıyla sinemaya uyarlanmıştır. Yine Gillo Pontecorvo imzalı‘Cezayir’in Mücadelesi’ (The Battle of Algiers) adlı filmde Bouhired Ulusal Kurtuluş Cephesinin üç kadın bombacısından biri olarak betimlenmiştir.
Kaynak: http://blog.radikal.com.tr/dunya/cezayir-kurtulus-mucadelesinin-ozgurluk-savascisi-cemile-buhayrad-106253