Yunanistan: Seçimler Bir Saçmalık

1422226539995

Neredeyse seçmenlerin yarısının uzak durduğu seçimin sonuçları açıklandı. Bu siyasal sistem bütünüyle meşruluktan uzaktır. İç Savaş olmasa da parlamenter sisteme duyulan tiksinti çok net bir biçimde ortaya konulmuştur. Tüm farklı seçenekler arasında ise en popüleri çekimser parti olmuştur.

Meclise yeniden dönen hükümet (Syriza ve aşırı sağcı ANEL) 155 sandalyenin (300 sandalyeli mecliste) sadece küçük bir çoğunluğuna sahiptir. Bu (geçen sefer aynı hükümet 162 sandalye ile mecliste 8 ay kalmıştı) özellikle de onların geçirmek zorunda kalacağı önlemler varken istikrarlı olmaktan uzaktır. Yeni kurtarma paketlerinin hazırlanmasına karşı Tsipras’ın biraz daha uzunca sırıtarak vardığı boş zafer zevki, terk edilmiş ve çökmüş kilisede ki son rahibin mırıldanarak görkemli jestler yapması gibi ki önümüzdeki birkaç ay kritik olacak.  Onlara karşı direniş olmaz ise diğer Balkan ve Doğu Avrupa ülkelerinde olduğu gibi zengin ve fakir arasındaki karşıtlıklar büyüyecek ve umutsuzluk artacak ki toplum hızlı bir şekilde bu hale gelerek dünyanın ilk halinde olduğu gibi parçalanma ve katıksız sosyal yamyamlık topluma yön verecektir.

Yanı sıra kendini fazlasıyla önemseyen Halk Birliği’nin dinozor solcuları iğrençsiniz, Meclis içinde de böyle davranıp eşitsizlikleri gideremediniz. Gerçekte ulusal refah devletini sadece marjinal ‘eski sol’ programı açığa çıkarır (örneğin son zamanlarda ortaya atılan ‘B Planı’) aksi takdirde bu açıkça çöken Sol’un daha da enkaz altında kalmasını sağlayacaktır. İnsanlar Syriza’ya oy verirken talihsiz biten bir Sovyetler nostaljisi dışında televizyonlardaki Disney filmlerinin mutlu biten sonu gibi toplumsal mücadele önerdiler. Bu mevcut tuhaf ve kasvetli duygusallığın: daha fazla tasarruf ve daha fazla baskı altında tutulmak için gelen tasarrufun hiçbir kurtarıcılığı yok.  Solun en kötüsü ile sağın en kötüsü; Parlamenter aşırı sağ ile boş sosyal-demokrasinin kutsal ittifağı otoriter post-modern toplum kendini gösterdi. Belki de Çin ve gelişmiş dünya arasında artan uyumla Yunanistan’daki  ‘yolsuzlukla mücadele hareketi’ büyür. Ben, Dunces konfederasyonu tarafından önerilen çözümü not ediyorum. Sözde muhalif ünlü, yüksek maaşlı aydınların hemen hepsi en az bir yıl içinde kendi yaratıcıları tarafından sahiplenilerek (yeniden) başka bir Frankenstein canavarına dönüşecekler…

Aralık ayında şiddetli bir siyasi değişim için tek olası alternatifin sokaklarda olduğu daha fazla netleşiyor …

Yeni hükümetin ruhsuz zafer geçidi sonbaharın ilk yağmurlarına uygun olarak uğursuz bir kehanet oldu, hatta bulutlar utanmaz ve ikiyüzlü Syriza’nın baskıcı yeni kemer sıkma önlemleri üzerine ağladı.

Kaynak: http://thebarbariantimes.espivblogs.net/elections-a-farce/

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.