Yeni Zelanda hükümeti, Trans Pasifik Ortaklık Anlaşmasına karşı protestolara katılan ve hareketi örgütleyen tanınmış eylemcilere yönelik saldırılarını sıkılaştırdı. Polisin 28 Ocak Perşembe günü çoğu eylemciyi evinde sorguya aldığı rapor edildi.
Scout Barbour-Evans isimli eylemci, TPP karşıtı eylemcilere yönelik artan baskı dönemini 1981 yılında Yeni Zelanda milli takımının Güney Afrika’daki yerel bir takımla maça çıkmasına karşı yapılan gösteriler sonucu 1500 kişinin tutuklandığı sürece benzetiyor. O dönemde eylemciler bu maça çıkmanın Güney Afrika’da süregelen apartheid rejiminin işlediği insanlık suçlarını görmezden gelmek olduğunu savunmuş ve oyunun boykot edilmesini talep etmişlerdi. Ülke çapında 200’ü aşkın gösteri düzenlemiş, eylemcilere yönelik cadı avı ise 1500 kişinin tutuklanması ile sonuçlanmıştı.
Yapılan son kamuoyu yoklamalarına göre nüfusun %61’i Trans Pasifik ticaret anlaşmasına karşı, %30’u kararsız, öte yandan sadece %9’luk bir kesim anlaşmaya destek veriyor. Ülke genelinde yükselecek eylem dalgasından çekinen hükümet ise toplumdaki muhalefeti bastırmak için eylemcileri kriminalize etmeye girişti. Anti-TPP eylemcileri hükümet tarafından ulusal güvenliği tehdit eden radikaller olarak mimlendi ve eylemcilere yönelik baskılar arttırıldı. Dahası hükümet gösterileri engellemek için ‘protesto yasası’ çıkartmaya niyetlendi. Bu arada önde gelen anti-TPP eylemcilerinin yakın takibe alındığı da gelen haberler arasında yer alıyor.