WARNING: unbalanced footnote start tag short code found.
If this warning is irrelevant, please disable the syntax validation feature in the dashboard under General settings > Footnote start and end short codes > Check for balanced shortcodes.
Unbalanced start tag short code found before:
“Kaynak: http://www.telesurtv.net/english/news/Kashmirs-Latest-Intifada-and-Indias-Continuing-Crackdown-20160717-0011.html”
Keşmir dünyanın en militarize bölgelerinden birisi. Hindistan güvenlik güçlerinin Keşmir Kurtuluş Hareketinin tanınmış simalarından Burhan Wani’yi öldürmesinin ardından 9 Temmuz’da kitlesel gösteriler baş gösterdi. Wani’nin cenazesine katılan binlerce genç polisle çatıştı ve çoğu sivil 36 kişi hayatını kaybetti.
Jammu-Keşmir hükümetinin 15 Temmuz Cuma günü açıkladığı verilere göre 9 Temmuz’dan beri devam eden gösterilerde, polisle eylemciler arasında çıkan çatışmalar sonucu yaklaşık 2 bin kişi yaralandı.
Onlarca yıldır devam eden çatışmalarda ise 68 bin kişi hayatını kaybetti. İnsan hakları örgütleri bu süreçte 100 bin’den fazla Keşmirlinin işkence gördüğünü, 10 bin kişinin ise zorla kaybedildiğini belirtiyorlar.
Hem Pakistan hem de Hindistan bölge üzerinde bütünüyle hakimiyet iddiasında. Hindistan tarafından kontrol edilen bölgede ise Hindistan’a karşı direniş oldukça güçlü.
Daha önce Keşmir ile ilgili yaptığı açıklamalardan dolayı tutuklanan Hint yazar ve eylemci Arundhati Roy, Democracy Now! ajansına verdiği demeçte şu ifadelere yer verdi: ‘Böyle bir yerde yaşadığınızı düşünebiliyor musunuz? O kadar çok asker var ki, evinizin kapısından dışarı çıkamıyorsunuz, her yerde bir barikatla karşılaşıyorsunuz. Hayatın her alanı, her köşesi bir şekilde militarize edilmiş durumda.’
‘Özgürlük Gelene Kadar: Keşmir’de Yeni İntifada’ kitabının yazarı Sanjay Kak, askeri işgale karşı yükselen sivil direnişi, İsrail işgaline karşı yükselen Filistin direnişi için kullanılan Arapça terim ‘intifada’ ile tanımlıyor.
Democracy Now! Ajansına konuşan Sanjay Kak şunları söyledi:
Ancak 2008’den sonra burada gerçekten neler olduğu ile ilgili fikirler oluşmaya başladı. Onlarca yıldan sonra yüz binlerce insanın sokaklara çıktığı 2008 yılı ile birlikte bir şeyler olduğunu görmeye başladık. Ve hepimiz için şurası açıktı ki sokaktaki direniş, intifida düşünsel bir isyanla da destekleniyordu.
Son olarak alevlenen gösterilerde Hindistan, yayınevlerini, mobil ağları kapattı ve geçici olarak gazeteleri engelledi. Buna karşın İngilizce günlük yayın yapan bir çok site haberlerini paylaşmaya devam etti. Geçtiğimiz Cumartesi ise gazeteciler Srinagar’da ‘Sansürü durdurun’, ‘İfade özgürlüğü istiyoruz’ yazılı pankartlarla sansüre karşı yürüdüler.
Sivillere yönelik devlet şiddeti, sözüm ona ölümcül olmayan silahların en ölümcül şekillerde kullanılmasıyla devam etti. Bölgedeki doktorlar hastanelerin plastik mermi ile yaralanan insanlarla dolup taştığını ifade ediyorlar. Özellikle çocuklara ve gençlere karşı kullanılan bu yöntem gençleri sakat, kör bırakıyor ve organlara ciddi zararlar veriyor.
Hindistan’daki muhalif ilerici güçler, insan hakları örgütleri ve birçok sendika ise Keşmir’deki Hindistan devlet şiddetini kınayan açıklamalarda bulunuyorlar.**https://isyandan.org/makaleler/hindistan-bu-halka-karsi-bir-savastir-derin-sessizligi-kiralim//**