İranlı mülteciler Calais mülteci kampındaki derme çatma evlerinin Fransa hükümeti tarafından yıkıldığını izlediler ve tek savunma aracı olarak açlık grevine girdiler.
Açlık grevinde geçen onaltı günden sonra mülteciler yorgun düştüler. Eyleme ilk başlayan 11 kişiden ikisi, sağlıklarının kötüye gitmesi nedeniyle grevi bırakmaya zorlandı, diğerleri ise hastaneye kaldırıldı. Ancak yoldaşları, kamptaki herkes Fransa’da koşulsuz şartsız sığınma hakkı kazanana kadar açlık grevini sürdürmeye kararlı.
Fransız yetkililer eylemcilere açlık grevini sonlandırmaları için geçici konteyner evler sağlama teklifinde bulundu. Görüşmeler sırasında Fransız yetkililer, eylemcilerin evleri kabul etmemeleri durumunda müzakerenin sona ereceği tehdidinde bulununca görüşmeler tıkanma noktasına geldi. Mülteciler bu teklifi geri çevirdiler.
Eylemcilerden biri olan Mastar, açlık grevindekilerin kamptaki bütün mülteciler için kendi hayatlarını riske attığını ifade etti. Açlık grevindekiler kararlılıklarını şu şekilde dile getirdiler:
Eğer ölürsek en azından sesimizi duyurmuş oluruz, böylece sonunda insanlar bunu kamptaki bütün mülteciler için yaptığımızı görebilirler…