Brezilya, Honduras, Paraguay: Latin Amerika’da Darbeye Karşı Halk Direnişi

WARNING: unbalanced footnote start tag short code found.

If this warning is irrelevant, please disable the syntax validation feature in the dashboard under General settings > Footnote start and end short codes > Check for balanced shortcodes.

Unbalanced start tag short code found before:

“katliamının asıl kurbanı olan 13 köylü tutuklandı. Yeni çıkan ‘milli güvenlik’ yasaları ile militarizasyon tırmandı, polis olağanüstü yetkilerle donatıldı, grevler ve gösteriler engellendi. Curuguaty katliamına ilişkin soruşturma sırasında polis silahından çıkan kurş…”

31 Mart Cuma gecesi, devrik başkan Fernando Lugo ile iktidardaki başkan Horacio Cartes’in 2018 seçimlerinde yeniden aday olabilmesi için 25 senatör, Kongre’de gizli bir oturum gerçekleştirerek senatonun iç işleyişini baypas eden bir karar çıkarttı. Paraguay anayasası uyarınca 1992’den beri, uzun yıllar süren askeri diktatörlüğün ardından güçlerin tek odakta toplanmasını engellemek adına ikinci dönem başkanlığa izin verilmiyor. Ancak Lugo’yu destekleyen Guasu Cephesinden üyelerin de aralarında bulunduğu 25 senatör kapalı kapılar ardında yapılan bir oylama ile anayasa değişikliğini mümkün kılacak referandumun önünü açmaya çalıştı.

İşin ilginç yanı 2012’de Fernando Lugo senato tarafından 39’a 6 oy ile görevden alındığında hakkında yöneltilen iddialardan biri de anayasayı değiştirip tekrar başkanlığa aday olmayı planlaması idi. 31 Mart Gecesi kapalı kapılar ardında yapılan oylamanın açığa çıkmasının ardından protestocular Kongreyi bastı ve binayı ateşe verdi, polis PLRA (Gerçek Radikal Liberal Parti) üyesi Rodrigo Quintana’yı katletti, 211 kişi gözaltına alındı. Gösterilerin ardından Cumartesi günü temsilciler meclisinde yapılacak oylama ertelenmek zorunda kaldı.

Köylü ve Yerli Kadınlar Örgütü (Conamuri) otoriterleşen rejim karşısında tetikte olma çağrısı yaptı: ‘Bu vahşet güç odaklarının arasındaki iktidar savaşlarının sonucu ama her zaman için baskıya ve kurşunlara karşı duran sadece işçilerdir.’

2012’deki senato darbesinin ardından toprak hakkı için yükselen köylü direnişleri üzerindeki baskı tırmandı. 15 Haziran 2012’de 350 silahlı polis toprak reformu için işgal eylemi yapan, aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 60 köylüyü boşaltmak için Marinakue bölgesinde harekat başlattı. Köylü heyeti ile polisler arasında görüşmeler devam ederken silahlar patladı ve 11 köylü ile 6 polis hayatını kaybetti. Ancak sadece polislerin ölümü için soruşturma açıldı ve Curuguaty**https://isyandan.org/makaleler/armando-carmona-insani-yardim-adi-altinda-abdnin-paraguay-darbesi-i-truth-out-org//**katliamının asıl kurbanı olan 13 köylü tutuklandı. Yeni çıkan ‘milli güvenlik’ yasaları ile militarizasyon tırmandı, polis olağanüstü yetkilerle donatıldı, grevler ve gösteriler engellendi.

Curuguaty katliamına ilişkin soruşturma sırasında polis silahından çıkan kurşunlar örtbas edildi, olay mahallinden uzakta kullanılmayan silahlar köylülerin kullandığı silah olarak sunuldu. Buna karşın aralarında feministlerin, akademisyenlerin, aydınların, sanatçıların da bulunduğu 15 Haziran Hareketi yürüttüğü kampanya**http://wagingnonviolence.org/feature/a-citizens-initiative-puts-the-paraguayan-justice-system-in-question//**ile bütün toplumu haksız yargılamaya karşı duruşmalara katılmaya çağırdı ve davayı kamuoyunun gündemine taşıdı.

Lugo döneminde kısıtlı kalsa dahi sağlık ve eğitimde yapılan iyileştirmeler ve Colorado Partisine karşı oluşturduğu tehdit egemenler için rahatsız ediciydi. Lugo’nun ardından başa geçen eski koalisyon ortağı Franco bir sene iktidarda kaldı, 2013’te ise yerini şimdiki başkan Cartes aldı.

Cartes döneminde de direniş farklı cephelerde devam etti. 2014 ve 2015 yıllarında iki genel grev gerçekleşti, yolsuzluğa ve paralı eğitime karşı öğrenciler örgütlendi, toprak reformu talep eden köylüler direnişi sürdürdü, Curuguaty katliamında suçlulaştırılan köylüler için kampanyalar düzenlendi. Ancak Conamuri farklı cephelerdeki direnişlerin birbirinden kopuk olduğunun ve güçlü bir kalkışma için birleşik mücadelenin örgütlenmesi gerektiğinin altını çiziyor. Farklı hareketlerde gelecek sene yapılacak seçimler ayrışmalara sebep oluyor. Zira Guasu Cephesinden senatörlerin de referandum önergesi için yapılan ve kongrenin ateşe verilmesine neden olan oylamaya katıldığını unutmamak gerek.

Paraguay Halk Ordusu (EPP) son gelişen olaylar ile ilgili yaptığı açıklamada; 2018 seçimlerinde Lugo’nun tekrar aday olabilmesi için Colorado Partisi ile işbirliği yapan ‘sol kanat’ Guasu Cephesine gönderme yaparak, halkın artık bu şekilde yönetilmek istemediğini, Kongre ve diğer tüm burjuva kurumlara güvenini yitirdiğini, adı değişen ancak hemen hepsi egemenler arası çıkar ilişkilerine hizmet eden seçim ve benzeri ittifaklardan ziyade halkın kendi öz gücü ile savaşması gerektiğini vurguladı: “Halk bu saçmalıklardan, tepeden tırnağa yozlaşmış politikacılardan sıkıldı. Daha fazlası gelecek, dizginlenemez şekilde radikalleşir ve devrimci bir yön alırsa gökyüzünü sarsabilir.”

Brezilya’da da darbe karşıtı halk direnişinde 2018 seçimlerinin gölgesi geziniyor. Temer darbe hükümetininin emeklilik yaşını yükseltmeye yönelik son neoliberal saldırısına karşı 15 Mart’ta 1 milyon işçi, genç, emekli, işsiz… 26 eyalette sokağa çıktı. 15 Mart’taki eylem devrik başkan Dilma’nın geçtiğimiz Ağustos’ta parlamento darbesi ile görevden alınmasından beri Brezilya’da gerçekleşen en büyük protesto olarak kayda geçti.

Ülke çapındaki eylemler Brezilya Halk Cephesi ile Korkusuz Halk Cephesi (Povo sem medo) tarafından örgütlendi. 2015 yılında sendikalar, sosyal hareketler, PT (İşçi Partisi), PSOL (Sosyalizm ve Özgürlük Partisi) ve PcdoB (Brezilya Komünist Partisi) gibi “sol” partilerin katılımıyla oluşturulan bu birleşik platformlar farklı politik programları ve gündemleri savunan karma bir yapıya sahip. Brezilya Halk Cephesi kampanyasını darbe karşıtlığı ve 2018 seçimlerinde Lula’nın desteklenmesi eksenine oturturken Korkusuzlar Cephesi Dilma hükümetinin neoliberal politikalarını da ifşa eden mücadeleci bir hattı takip ediyordu. Bu farka karşın darbe sürecinin ve Dilma’nın geçtiğimiz Mayıs ayında görevden uzaklaştırılmasının ardından iki cephe Temer hükümetinin neoliberal saldırıları karşısında güçlerini birleştirme kararı aldı.**https://isyandan.org/haberler/brezilya-sendikal-burokrasiye-ragmen-taban-hareketleri-genel-grevi-zorlamali//**

Ancak 27 Mart’ta, Sao Paulo’daki UGT genel merkezinde, birleşik cephenin birleşenlerinin de aralarında bulunduğu sendikalar forumunda tabanın tüm sıkıştırmalarına rağmen genel grevi 28 Nisan’a kaydırma kararı alındı. Mart sonunda yapılması planlanan grevin 1 ay ertelemesi ise; 2018 seçimlerinde Lula’yı tekrar iktidara taşıyacak şekilde halk muhalefetini diri tutmak, ancak öte yandan bürokrasiyi ve sistemsel ittifakı alaşağı edecek tabandan öfkeyi frenleyip kontrol altına almak için verilen bir karar olarak okundu. İşçi Partisi taraftarı CUT (Birleşik İşçi Merkezi) ile PcdoB etkisindeki CTB (Brezilya İşçi Konfederasyonu) 2018 seçimlerinde olası bir Lula iktidarına kitlenmiş durumdalar.

Honduras’ta, neoliberal politikaları takip etmesine karşın Manuel Zelaya referandumun ve ikinci dönem başkanlığın önünü açacak bir “halk yoklaması” girişimini takiben görevden alındı ve Kosta Rika’ya sürüldü.
2009 yılındaki darbe ile birlikte “uyuşturucu devleti” vahşeti tırmandı, dış borçlar tavan yaptı, yoksulluk sınırı altında yaşayan nüfusun oranı %69’a yükseldi.

Darbe sonrası geçiş hükümetinin ana hedefi halk hareketleri idi. Bu dönemde Honduras Ulusal Halk Direniş Cephesi kuruldu.**https://isyandan.org/makaleler/honduras-ulusal-halk-direnis-cephesi//**Birleşik mücadele platformu FNRP aralıksız tam 161 gün boyunca eylem örgütledi.

Darbeden 5 ay sonra Micheletti geçiş hükümeti yerine Porfírio Lobo Sosa geldi. Porfirio’nun oğlunun 2015 yılında uyuşturucu ticareti suçundan ABD’de tutuklandığını hatırlatmak gerek. Halk Direniş Cephesi’ne göre Porfírio hükümeti darbe hükümetinin devamı niteliğindeydi.

Dört sene sonra Juan Orlando Hernández başkan olarak seçildi ve darbe hükümetinin baskıcı uygulamalarına, neoliberal politikalara hız verdi. Honduras hala çevre ve toprak hakkı eylemcileri için dünyadaki en tehlikeli yer.**https://isyandan.org/haberler/honduras-toprak-haklari-savunuculari-campesinolar-vurularak-olduruluyor//**Çevre ve insan hakları eylemcisi ve yerli halkı lideri Berta Caceres, 3 Mart 2016’da kendi evinde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmişti.**https://isyandan.org/haberler/honduras-kizi-berta-caceres-suiskastinda-devletin-suc-ortagi-oldugunu-acikladi//**Honduras Halk ve Yerli Örgütleri Sivil Konseyi (COPINH) Berta Caceres’in ölümünden sorumlu olanların bulunması için bağımsız ve uluslararası bir soruşturma açılmasını; Agua Zarca barajının derhal kapatılmasını; Lenca topraklarındaki tüm imtiyazların iptal edilmesini ve Honduras’ın askersizleştirilmesini talep etmişti.**https://isyandan.org/haberler/honduras-cevre-ve-toplumsal-adalet-savascilarina-saldiri//**

Geçtiğimiz sene Honduras’ta üniversite öğrencilerinin işgal eylemi Haziran ayı boyunca etkili olmuş, öğrenciler neoliberal eğitim reformlarını protesto etmişti. Temmuz başında polis  Honduras Ulusal Halk Üniversitesi (UNAH) kampüslerine baskın düzenlemiş ve öğrencileri zorla çıkarmıştı.**https://isyandan.org/haberler/honduras-universite-isgaline-polis-saldirdi//**

Haber: isyandan.org
Kaynak: Bu haberde https://www.brasildefato.com.br/2017/04/04/pos-golpe-movimentos-do-paraguai-e-honduras-tentam-fortalecer-a-resistencia-popular/ sitesinden yararlanılmıştır.

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.