Yeni Bir Mücadele Ve Örgütlenme Biçimi Olarak Kent Grevi Ve Kent Komiteleri

Kolombiya

Kolombiya’nın pasifik kıyısında bulunan afro-kolombiyalılarının yoğun olarak yaşadığı yaklaşık 400 bin nüfuslu Buenaventura kentinde 117 politik sosyal ve sendikal örgütün bir araya gelerek oluşturduğu Şehir Komitesi,  “Topraklarımızda onurlu yaşamak için Halk asla vazgeçmeyecek!”, “Halk teslim olmayacak!”  sloganları ile Halk Merkezli İnsan Hakları şemsiyesi altında daha iyi sağlık hizmeti, daha iyi eğitim, konut, temiz su, iş, paramiliter ve devlet saldırılarının kurbanları için adalet ve yaralarının sarılması, çevrenin ve eko-sistemlerin korunması için yaklaşık iki haftadır “Şehir Grevi” sürdürmektedir. “15 Mayıs’ta” sloganıyla başlayan süresiz genel grev devam ediyor.

Buenventura’nın yanı sıra 127 bin nüfusu olan ve ülkenin batısında bulunan Quibdo kentinde de 10 Mayıs’tan beri halk daha fazla altyapı hizmeti ve iyi yaşam koşulları talebiyle süresiz grevde. Yoksulluğun yüksek olduğu Quibdo’ya da hükümet müzakereler için bir heyet gönderdi.

Halk “silahlarımız yok ama onurumuz var”, “Halk merkezli insan hakları” perspektifleri ile direnişi yükseltiyor. Bölgenin militarizasyonuna ve paramiliterlerin faaliyetlerine karşı çıkan şehir grev komitesi, siyah halka ve ata topraklarından sürülmek istenen yerli halka karşı yapılan ırkçılığa ve ayrımcılığı karşı da mücadele veriyor.

Fas

Fas’ta 2016 ekim ayında 31 yaşındaki Muhsin Fikri isimli balıkçının, polisin çöp kamyonuna attığı balıklarını kurtarmak isterken pres makinasına sıkışarak ölmesinin ardından ülkenin kuzeyindeki Rif bölgesinde berberilerin yoğun yaşadığı El Huseyma kentindeki Al-Hirak al-Shaabi ( Halk Hareketi)’nin örgütlediği eylemler şehir direnişi ve grevi olarak tırmanıyor. Direnişin El Huseyma dışındaki kentlere de yayılması üzerine polis  El Hirak Hareketinin liderini gözaltına aldı. Halk bunun üzerine direnişi daha da yükseltiyor.

Direniş liderinin serbest bırakılması için yapılan eylemlerde “Rif Bölgesi Onurlu Yaşamak istiyor” ve ” Hepimiz Nasser Zefzafiyiz” sloganları atıldı.

Berberiler bağımsızlık istemedikleri halde ötekileştirilmelerine karşı bölgesel kimliklerini gösteren berberi bayrakları ile merkezi hükümet tarafından ihmal edilmişliklerini kamuoyuna göstermektedirler. Bunun dışında daha iyi sağlık hizmeti, herkese iş ve bölgeye yatırım yapılmasını talep etmektedirler.

Tunus

Tunus’ta halk ayaklanmasının üzerinden 6 yıl geçmesine rağmen Diktatör Bin Ali döneminden kalan yoksulluk, yolsuzluk ve işsizlik sorununun hala çözülmemesi üzerine Başkent Tunus’un 500 km güneyinde çöle yakın Tataouuine kentinde başlayan direniş ve genel grev sürmektedir. Tunus Genel Emek Birliği ve bölge halkı, “Çalışma haktır, lütuf değil”, “Haklarımızın ihlal edilmesine izin vermeyeceğiz” sloganları ile direnişi yükseltiyor.

Tunus’un Tataounine kentinde bölgenin gelişmesi, iş olanaklarının artırılması, bölgesel ayrımcılığın ortadan kalkması ve Tunus’un doğal kaynaklarının kamulaştırılması talepleri ile genel grev devam ediyor. Genel grev sırasında hastane, eczane ve ilkokullar hariç tüm özel ve devlet kurumları kapanıyor. Ayrıca Fransız sömürgeciliğini de protesto etmek için Fransa bayrakları yakılıyor.

Yakın zamanda, Tataounine’de bulunan Kamour gaz tesislerine girmeye çalışan halka polis gaz bombalarıyla saldırdı. Polisin saldırısına karşı Ulusal Muhafız Birliği’ni basan halk, karakol binasını ateşe verdi. Görgü tanıkları karakol binasının tamamen küle döndüğünü bildirdiler.

İşsizliğin en yüksek olduğu bölgelerden biri olan Tatounine’de, yolsuzluk ve yoksulluğa karşı başlatılan protestolar 2 aydır sürüyor. 2011 Yılı Arap halk isyanlarının fitilini ateşleyen Tunus, daha demokratik bir yönetim biçimine doğru yol alsa da ekonomik anlamda bir ilerleme kaydetmedi. Halk politik özgürlüklerin ardından temel hakları için de doğrudan mücadele yolunu seçti.

Haber: isyandan.org

 

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.