Bahreyn’de Kara Pazar: İdamlara Karşı Halk İsyanı

WARNING: unbalanced footnote start tag short code found.

If this warning is irrelevant, please disable the syntax validation feature in the dashboard under General settings > Footnote start and end short codes > Check for balanced shortcodes.

Unbalanced start tag short code found before:

“İdam edilen üç tutsağın isimleri şöyle: Abbas Sami, Sami Muşeyma ve Ali es-Sinkis Bahreyn’de kara gün: Üç politik tutsağın idamının ardından halk protestosu, Manama, Bahreyn, 15 Ocak 2017 İşkence altında alınan ifadelere dayanılarak verilen idam kararı Şii köyler başt…”

Dün (15 Ocak) Bahreyn rejimi, biri Birleşik Arap Emirliği’nden olmak üzere 3 polisin öldüğü 2014 yılındaki bombalamaya karışmakla itham edilen üç kişiyi tüm uluslararası uyarılara ve halk protestolarına rağmen idam etti. Aynı bombalama ile ilgili mahkeme yedi kişiye de ömür boyu hapis cezası vermişti.**https://isyandan.org/haberler/bahreyn-politik-tutsaklar-icin-verilen-idam-kararina-karsi-barikatlarda-direnis//** İdam edilen üç tutsağın isimleri şöyle: Abbas Sami, Sami Muşeyma ve Ali es-Sinkis

Bahreyn’de kara gün: Üç politik tutsağın idamının ardından halk protestosu, Manama, Bahreyn, 15 Ocak 2017

İşkence altında alınan ifadelere dayanılarak verilen idam kararı Şii köyler başta olmak üzere halk direnişi ile karşılaştı. Sanıkların ailesinin infazdan bir gün önce mahkumlarla görüşmeye çağrılmasının ardından protestolar tırmanışa geçti. Diraz, Bani Jamra ve Sanabis köylerinde halk sokağa çıktı. Rejim güçleri protestoculara saçma taneleri atan silahlar ve göz yaşartıcı gaz ile saldırdı. Manama’da idam edilen mahkumların cenaze töreni engellenirken rejim cenazeleri ailelere vermeyi reddetti.

14 Şubat 2011’de kıvılcımlanan halk ayaklanmasından beri rejim saldırılarında onlarca insan hayatını kaybetti, yüzlercesi yaralandı. Hükümet karşıtı gösterilerde tutuklanan 3.500’den fazla politik tutsağın işkence gördüğü rapor edildi. Şii muhalefet, el-Vifak partisi lideri Şeyh Ali Salman, Vaad lideri solcu İbrahim Şerif, Zainab al-Khawaja, Nabeel Rajab ve daha bir çok insan hakları savunucusu, eylemci, muhalif tutuklandı.**https://isyandan.org/haberler/bahreyn-rejim-muhalefet-ve-eylemciler-uzerindeki-baskilari-artiriyor//**

Bahreyn’de Sünni el – Halife ailesi rejimi 2011 yılındaki halk kalkışmasını Şii darbesi olarak gösterip yalnızlaştırmaya çalışmıştı. Oysaki işçi grevleri ile eş zamanlı tırmanan ayaklanma Sünniler dahil geniş tabanlı toplumsal talepler etrafında yükselmişti:**https://isyandan.org/makaleler/arap-baharinin-gozden-kacan-ulkesi-bahreyn//**

Bahreyn , Suudi Arabistan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Umman ve Katar ile birlikte 1981’de kurulan Körfez İşbirliği Konseyi içinde yer almaktadır. Bu altı monarşik devlet dünyadaki bilinen petrol rezervlerinin %40’ını, doğal gazın ise %25’ini elinde bulundurmaktadır. Körfez İşbirliği Konseyi’nin dünya pazarı ve ABD’nin çıkarlarıyla uyum içinde hareket etmesi egemenler tarafından gözetilen dünyadaki en kritik dengelerden birisidir. Zira KİK’nin kurulmasından itibaren ABD bu ülkelere üsler tesis etmeye başlamıştır. Bu üslerin en önemlilerinden birisi Irak’a karşı yürütülen operasyonlarda hayati öneme sahip ABD Beşinci Filosu’nun konumlandığı Naval Support Activitiy Bahrian (NSA Bahrain) üssüdür.

Bahreyn’de Şii kesime uygulanan derin ayrımcılık toplumun sınıfsal yapılanmasında etkili olmuştur. Devlet seçkinleri ve özel sektör ile Şii yoksul halk arasında açılan uçurum işçi hareketlerine de taban oluşturmuştur. Bahreyn’i özel kılan bir başka unsur ise KİK içinde en az petrol rezervine sahip ülke olması nedeniyle rejim tarafından Dubai benzeri bir finans merkezi haline getirilmesi, bunun da neoliberalizasyon sürecini derinleştirmesi olarak tarif edilebilir. Neoliberalizm Bahreyn’i Ortadoğu’nun en serbest ekonomisi haline getirirken yoksul kesim ile seçkinler ve özel sektör arasındaki kapitalist eşitsizliği pekiştirmiş hatta uçurumlaştırmıştır.

Bahreyn Temyiz mahkemesi 9 Ocak’ta, al-Daih köyündeki ayaklanmayı bastımak için gönderilen rejim ve destek kuvvetlerine yönelik bombalama ile ilgili idam kararını onadı. Onama kararının ardından Şii muhalefet, halk hareketleri ve insan hakları örgütleri eylem çağrısı yaptı. 2011 yılındaki halk kalkışmasının ardından rejim Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirliği’nden destek kuvvet talep etmişti.

*Çeviri: Rejimin polislerin ölümünden sorumlu tuttuğu 3 kişiyi idam etmesinin ardından protestolar ve çatışmalar.

Günlerdir süren ve geçtiğimiz Cumartesi’den itibaren artan protestolarda halk idamların durdurulması ve politik tutsakların salıverilmesi için yürüdü. Cumartesi (14 Ocak) Bani Jamra köyündeki çatışmalarda bir polisin yaralandığı ifade edildi. Rejim güçleri çatışmaların ardından 8 saat boyuca evlere baskın yaptı. Dün gerçekleşen idamlar Manama sokaklarını, Diraz, Bani Jamra ve Sanabis köylerindeki protestoları ateşledi.

Haber: isyandan.org

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.